...ve zamane genci yazmaya başlar.
Create your own banner at mybannermaker.com!

15 Ocak 2011 Cumartesi

Blog dünyası şaşırtıcıdır

Geçenlerde, şu Mert'in Gezegeni logosunun üzerindeki Sonraki Blog» yazısına tıkladım ve blog dünyasında kısa bir gezintiye çıktım. Meğer ne bloglar, ne dünyalar, ne insanlar varmış! Küfürlü yazılardan oluşan, sevgilisinden ayrılan gencin isyanı üzerine anında oluşturulan, kafalara esenin yazıldığı bloglar da var; belli konularla ilgili yazıları paylaşan, takipçilere gayet saygılı bir tarzda seslenen, merak uyandıran zevkli bloglar da... Bu durum karşısında hemen, medyayla ilgili önemli bulduğum ve ilgilendiğim şeyleri gazetelerden kesip yapıştırdığım defter ciltlerimden en yeni olanını çıkardım, bu konuyla ilgili bir yazı barındırdığını bildiğim için yaptım bunu. Sayfaları çevirirken hafızamın beni yanıltmadığına sevindim, çünkü bu konudaki bir yazıyı karşımda görüyordum. Evet, başlıyorum: Tal Yarkoni adında, Colorado Üniversitesi nöroloji ve psikoloji bölümünde çalışan bir bilim adamı bloglarla ilgili bir araştırma yapmış. Çalışmasının adı "100 Bin Kelimede Kişilik". Sadece gazete haberinden anladığım kadarıyla bu çalışma blog yazarlarıyla (blogger, blogging gibi kelimeler var ama ben bu kelimeleri kullanmaktan hoşlanmıyorum, bu kelimelerle ilgilenmiyorum, bu yüzden, sizin de anlayacağınız şekilde, kendi çapımda sözcüklerle anlatıyorum) ve kişilikle alakalı. Bir yazı yazarken seçilen kelimelerle o yazıyı yazanın kişiliği arasındaki bağ anlatılıyor. Bu konuda çok araştırma yapılmış daha önce de, ama Tal Yarkoni, blog yazarları üzerinde yapması bakımından diğerlerinden ayrılmış. Neyse, işin bu kısmı değil asıl anlatmak istediğim. Yarkoni, Google'dan rastgele seçtiği 700 blogu incelemiş ve blog yazarlarını 4 gruba ayırmış: Nörotikler, sokulganlar, disiplinliler ve liberaller. Tabii burada aklıma gelen ilk soru, bu araştırmanın gerçekleri ne kadar yansıttığı. Kim bilir kaç blog vardır bu dünyada? Araştırmanın sadece 700 bloga bakılarak yapılması araştırmayı herkes için geçerli kılmıyor. Kaldı ki Tal Yarkoni'nin bu çalışmasını, kendi ülkesindeki bloglar üzerinde yaptığı düşüncesindeyim, ya da daha doğru bir ifadeyle şöyle söyleyeyim, bu araştırmada Türkiye'deki blogların incelenmediği kesin olmasa da incelendiği zayıf bir ihtimal. "Bu Mert ne anlatmaya çalışıyor, bundan bize ne?" diyenleriniz varsa cevabım şu olur: Bu bir "nereden nereye" hikayesi... Sizlerle paylaşmak istedim.
Bu araştırmanın herkese hitap etmediği düşüncesindeyim (iki gerekçemi de üstte sıraladım), yani genelleme yapılamayacak bir araştırma; ama Tal Yarkoni'nin nöroloji ve psikoloji bölümünde çalışan bir bilim adamı olması da çalışmasını belli bir kesim için geçerli ve dikkate değer kılıyor. 700 blog inceleyip 4 blog yazarı tipine ulaşmak zor bir iş olmalı, tebrik ediyorum.
Peki bu 4 grubu açıklamalarıyla öğrenmek ister misiniz? Gazetede ne yazıyorsa aynen aşağıya aktarıyorum:
Nörotikler: Nörotik yazarlar bol bol birinci tekil şahıs zamiri kullanmaya meyyal tipler. Ayrıca kafayı ne hissettikleriyle bozmuşlar. Berbat, müthiş gibi sıfatlar kullanarak tamlama yapmaya bayılıyorlar. Stres kelimesini çok sık kullanıyorlar.
Sokulganlar: Büyük gruplar halinde yaşayan, sosyal hayatı canlı kişilerden oluşuyor. Yazılarında sık sık kızlar, arkadaşlar gibi hitap kelimeleri geçiyor.
Disiplinliler: Bunlar kendini birtakım görevlere adamış insanlar. Kafaları hep böyle çalıştığından, kurdukları cümlelerde sık sık pratik, hazır, tamamlandı gibi kelimeler geçiyor. Disiplinliler; öfkeli ya da değişken ruh halini gösteren tonda pek yazmıyorlar. Bu nedenle duygu ifade eden sıfatlara pek rastlanmıyor.
Liberaller: Yazılarının konusunu liberalizm, açıklık ve zeka gibi kavramlar oluşturuyor. Yarkoni, liberallerin daha uzun cümleler kurmaya hevesli olduğunu da ortaya çıkarmış. Bu arada kullandıkları kelimeler de daha fazla harften oluşuyor.
İlginç, değil mi?
Ne yani! Ben zekayla ilgili bir şey anlatırken kısa cümleler kuramayacak mıyım? Yazılarımda "müthiş" kelimesini çok sık kullanıyorsam ve yazılarımı birinci tekil şahıs zamiriyle anlatıyorsam nörotik mi oluyorum? Bu araştırma sadece 700 blog için geçerli olsa da, sizce ben bunlardan hangisine giriyorum ya da başka bir gruba mı dahilim?
Görüşlerinizi bekliyorum...

2 yorum:

  1. bence bağımsız bir grup oluşturr

    YanıtlaSil
  2. Bu yeni yazından çok faydalandım. Ellerine sağlık.

    YanıtlaSil