Gidemeden döndüm, "mim" yaptım!

Yok sakın, "E Mert daha iki gün önce yayımladığı yazısında bu sıralar çok fazla güncelleme yaptığını ve birkaç gün dinleneceğini söylememiş miydi? İki gün müymüş dinlenmesi!" demeye yeltenmeyin bile. Öyle değildi aslında, ama anladım ki dinlenmek yok bana. Sürekli takip eden kişi sayısı fazla olmasa da, kendimi burada olmaya zorunlu hissediyorum. Bu hissim de durduk yere çıkmadı aslında. Tam da "Yarıyıl 'tatilinde' hep blogdaydım, yoruldum; bari okulun ilk haftası azıcık mola vereyim yazılara" moduna girmişken peş peşe geldi mimler. Biliyorsunuz ki mimlenme maceram/mimle tanışmam oldukça ilginç (Bkz: Mim , Mimleyebildiklerimizden misiniz?). Şu sıralar cevaplamam için birbirinden eğlenceli sorular gelse de; ben hangisi cevaplayacağım, birininkini yanıtlarsam diğerininkini yanıtlayamam ayıp olur (Bu iş emek işi, sorulara öyle uyduruk cevaplar vermeyi beklemeyin benden) diye dertlenip düşünürken iyisi mi bloga kısa bir dönüş yapayım ve kimsenin sorularını -en azından şu sıralar- cevaplamadan ben yeni bir mim başlatarak beni düşünüp mimleyenlere selam göndereyim dedim. Umarım beğenirsiniz.

Buyurunuz efendim sorularım:

1) Uzay mekiğiyle Ay'a gönderilecek olsanız yanınıza alacağınız albüm, film ve kitap ne olurdu?

2) Bayanlar için: Bir sabah uyandığınızda aynaya baktınız ve o uyduruk ikinci sınıf filmlerdeki karakterler gibi erkeğe dönüştüğünüzü gördünüz; sonra da bunu komşunuzun haylaz çocuğunun suratınıza bir bıyık çizerek yaptığı eşek şakası olduğunu fark ettiniz. Vereceğiniz tepki şunlardan hangisi olurdu?

a) Ben şimdi seni bir elime geçirirsem...

b) Bunu bloguma yazmam lazım hemen!

c) Zaten şansım olsaydı erkek olarak doğardım. Boya çıkana kadar dursun bari!

3) Baylar için: Aklıma gelmedi şimdi, çok üzgünüm.

4) Bir adaya düşseniz yanınıza almayacağınız üç şey ne olurdu?

5) Eğer bir hakkınız olsaydı, gerçek hayatta hangi dizideki hangi karakterin yerine geçmek isterdiniz?

6) Bir yemek olsaydınız ne olurdunuz?

Çok heves ettim sorduğum sorulara, ben de yanıtlayacağım!

1) Zor soru bu... Herkes yabancı bir albüm önermemi bekliyor olabilir ama ben Funda Arar ya da Gülşen'in herhangi bir albümünü rahatlıkla çantama atabilirim. Kitap, sanırım "Küçük Prens" olurdu kapağından ötürü ve film de "Romantik Komedi" olabilir. Bir çırpıda aklıma gelmediğinden berbat bir liste oldu, kabul ediyorum. 

2 - 3) Bayanlar işiniz zor! 

4) "Lost" DVD'si, gazete (kafa dinlemek lazım), ayna. Böyle bir yazı yazmıştım da, soruyu oradan kopyaladım.

5) "Umutsuz Ev Kadınları"nda mahalleye yeni taşınan bir komşu olmak çok riskli... Çünkü evinizden her an bir ceset çıkabilir, bembeyaz geçmişiniz bir anda karanlıklaşabilir ama ben yine de o sokakta yaşayan masum bir komşu olmak isterdim. Oradaki gibi neşeli, eğlenceli, sempatik komşuları olması her insanı mutlu edecektir.

6) Yemek seçmeyen biri olduğum -yani "onu yemem, bunu yemem"lerim yoktur- için sanırım hepsi bana uyardı. Ama içinde her şeyi barındıran bir yemek olurdum herhalde. 

Kimseye ayıp olmasın diye özellikle isim vermiyorum, isteyen soruları cevaplayıp beni sevindirebilir. Sevgilerimle!